Arçelik’in 1955’te yolculuğu başladı ve şimdi birçok ülkede birçok faaliyet gösteriyor. Çamaşır makinesiyle başlayan yolculuk geniş yelpazede bir ürün çeşitliliğiyle devam ediyor. Bize biraz Arçelik’ten ve içinde bulunduğunuz üretim tarafından bahseder misiniz?
Arçelik, dünya çapında 45 bin çalışanı ve 9 ülkede30 üretim tesisi, 53 ülkede 83 iştiraki ve 12 markasıyla faaliyet gösteren global bir şirket. Markalarıyla dünyada pek çok pazarda lider olan Arçelik, Türkiye’nin en geniş satış ve satış sonrası hizmet ağına sahip şirketi konumunda. Görev yaptığım Arçelik Kurutma Makinesi ve Elektrik Motorları İşletmesi ise Tekirdağ’da, 2008 yılında üretime başladı. İşletmemiz, yıllık 16,9 milyon adet üretim kapasitesiyle çalışmaya devam ediyor.
Ürünleriniz kapsamında sektörünüzden ve sektörünüzün insan kaynakları ihtiyaçlarından söz edebilir misiniz?
Ülkemiz Avrupa’nın en büyük beyaz üreticisi konumunda. Ülkemizin lokomotif sektörlerinden olan beyaz eşya sektörü doğrudan 60.000 dolaylı 600.000 kişiye istihdam sağlıyor. Farklı departmanlarımız için farklı yetkinliklerde çalışanlara ihtiyaç duyuluyor. Hızlı dijitalleşme ile tüm sektörlerde olduğu gibi beyaz eşya sektöründe de ihtiyaç duyulan yetkinlik setleri değişiyor. Yazılım, veri analitiği, kodlama yetkinliklerine artan ihtiyaçla birlikte daha çok STEM alanında yetişmiş iş gücüne gereksinim duyulacak. İhtiyaca uygun en iyi personeli ve yetişmiş insan gücünü kazanmak, etkinliklerini artırmak, gelişmelerine olanak tanımak ve dayanışma ortamı yaratmak, başarımızın devamı için odaklandığımız önceliklerimizden.
Yakın gelecekte sektörünüzde ne gibi gelişmeler olacağını ön görüyorsunuz? Örneğin; gelecekte evlerimizde kurutma makinası kullanmaya devam edecek miyiz?
Dünyada dijital dönüşüm her geçen gün hızla gelişiyor. Gelecekte hem sektörümüzde hem de dünya genelinde sürdürülebilirlik ve dijitalleşme odağının genişleyeceğini düşünüyorum. Geri dönüştürülen ve doğal malzemelerden üretilen hammadde kullanımı artacak, enerji verimli teknolojiler daha da ön plana çıkacak. Nesnelerin İnterneti (Internet of Things) kavramının gelişmesiyle evlerde kullanılan ürünler, anlama ve öğrenme yeteneğine sahip olacak, tüketicinin hayatının her noktasına dokunacak.
Sektörde sadece mühendisler yok, çok geniş bir çalışma alanından söz ediyoruz. Üretim süreci, AR-GE faaliyetleri, satış gibi tüm çalışma alanları kapsamında hangi alanlardan mezunları istihdam ediyorsunuz? Hem mesleki ve teknik lise hem yüksekokul hem de fakülte mezunları bağlamında detaylı bilgi verebilir misiniz?
Daha önce de dediğim gibi, farklı departmanlarımız için farklı yetkinliklerde çalışanlara ihtiyaç duyuluyor. Üretim yapan bir şirket olduğumuz için teknik yetkinlikler ve mühendislik bilimlerinden mezun olan yeteneklerin şirketimize kazandırılması çok önemli. Üretim sürecimizde meslek lisesi mezunu arkadaşlarımızın istihdam edilmesini önceliklendiriyoruz. Ayrıca bu alanda yetkinlik dönüşümüne öncülük edebilmek için meslek liseleriyle geliştirdiğimiz ortak çalışmalar da mevcut.
Bu anlamda teknik personelin becerilerini dikkate alarak, sektörde mesleki eğitimin yeri hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Mesleki ve teknik eğitim veren ortaöğretim kurumlarının gelişmesi için özel sektör neler yapmalı?
Mesleki eğitim ihtiyacı gün geçtikçe daha fazla önem arz ediyor. İş sağlığı ve güvenliği önceliği altında, mesleğinin yetkinliklerini kazanmış çalışanlar ile üretimin gerçekleşmesi ürün kalitemizi yukarı taşıyor. Yetkinliklerin öğrencilikten itibaren kazanılması için bölgemizdeki mesleki ve teknik eğitim veren kurumlar ile iletişim kuruyoruz. 2022-2023 eğitim döneminde “İşletmelerde Mesleki Eğitim” kapsamında 43 lise stajyeri işletmemizde staj programına kabul edildi. Özel sektör ile eğitim kurumları arasında ihtiyaçların belirlenmesi için köprü görevi sağlayacak temsilcilere ihtiyacımızın olduğunu düşünüyorum. Bölgedeki özel sektörün ihtiyaçlarına yönelik eğitim modülleri oluşturularak öğrencilerin mezuniyeti sonrası istihdama katılımın kolaylaşması sağlanabilir. Öğrenci adaylarının ailelerine de mesleki eğitimin önemine dair farkındalık eğitimleri düzenlenebilir.
Artık teknolojiyle yoğrulmuş bir dünyada yaşıyoruz ve dijitalleşme ve otomasyon yönelimi her yerde etkisini gösteriyor. Gençlerin dijitalleşmede yeterliliği sizce ne durumda?
Yeni teknolojik olanaklarla gelişen dijital devrim her geçen gün artan hızı ile özellikle gençlerin hayatını bambaşka şekilde etkiliyor. Gençler dijitalleşmeye hızla uyak uydurabiliyor ve aynı hızı şirketlerden de bekliyor. Bu anlamda beklentilerine karşılık vermek ve onların ihtiyaçlarına hizmet edebilmek büyük önem taşıyor. Genç yeteneklerimizin bu alanda sektörümüze ve ülke ekonomimize katkıda bulunmasını sağlayıp, tatmin olmalarını sağlayarak beyin göçünü engellemek, yeteneğin ülkemiz içinde kalmasına katkıda bulunmak temel hedefimiz.
Mesleki gelişim konusunda Arçelik neler yapıyor? Çalışanlarınızın gelişmesi için eğitim faaliyetleriniz bulunuyor mu? Bu konuda mesleki ve teknik eğitim alan gençler ve daha önemlisi onları yetiştiren öğretmenlerimiz sizce nasıl bir yol izlemeli?
Arçelik bünyesinde global yetenek yönetimi süreçlerini bulut tabanlı bir çözüm olan Blink (Successfactors) ile yapılandırıyor. İşe alım, kariyer yönetimi, eğitim ve gelişim, performans ve hedef yönetimi başlıkları altında uygulamalar hayata geçirildi. Bölgemizde ise Çerkezköy Mesleki Eğitim Merkezi ile çalışmalar yaparak mesleki belgelendirme ihtiyacı olan çalışma arkadaşlarımızın “Ustalık Belgesi” almasını sağlıyor, mesleki yetkinliklerini arttırmaya çalışıyoruz. Ayrıca meslek liseleri ile “İşletmelerde Mesleki Eğitim” programı ile lise stajyerlerimizin geleceğe hazırlanmasına destek olmayı hedefliyoruz.
Son olarak mesleki ve teknik eğitim öğretmenlerine ve bu alanda yer alacak, halihazırda yer alan öğrencilere ve öğrencilerin ailelerine seslenmenizi rica ediyoruz. Onlara mesleki ve teknik eğitimle ve gelecekleriyle ilgili ne söylemek istersiniz?
2006 yılında hayata geçirilen “Meslek Lisesi Memleket Meselesi” projesi kapsamındaki oluşturduğumuz vizyonumuz halen devam ediyor. Proje kapsamında Koç Holding çatısı altında oluşturulan birikimi seferber ederek toplumsal bir sorunun çözümüne katkı sunmayı amaçladık. “Ne iş olsa yaparım” yerine “meslek altın bilezik” görüşünün yaygınlaştırılmasını hedefledik. Koç Holding’in kurucusu Vehbi Koç’un sözleri ile röportajımızı sonlandırmak isterim. “Başarılı olmak için sevdiğiniz mesleği seçin. Başarıda meslek sevgisinin çok büyük rolü vardır”.
